26 Mart 2014 Çarşamba

21.08.2012 - FRANSA - MONTPELLIER



Bir günlük Barcelona gezisi sonra erdi. Tadına varabilmek ve keyfini çıkartmak için tekrar gitmeyi düşünüyorum.En azından Camp Noi gezisi nedeniyle iptal ettiğim Flamenko performansı için yeniden gitmeliyim Barcelona'ya.

Tur programı dahilinde yine 08:30 civarında hareket edeceğiz. Şehir ve ülke değiştiriyoruz, yeni istikametimiz Fransa - Marsilya.



Montpellier
Kısa bir mola için Motpellier şehrine geldik. Otobüs ile seyahatimiz yaklaşık olarak 4 saat sürdü. Sabah başlayan seyahat ve uyku nedeniyle 4 saat kolaylıkla geçti,farkına varamadım.


Montpellier

 Montpellier; Güney Fransada yer alan Fransa'nın 8. büyük şehridir. Panoramik resimlerde göstermeye çalıştığım yer ise
Place de la Comedia - Komedi Meydanı'dır. 




Komedi Meydanı ;şehrin merkezi olması nedeniyle çoğu zaman kalabalık olan bir alandır. Öğle saatleri olması nedeniyle biz oradayken meydandaki insan sayısı azdı.

Restoranlar, mağazalar meydan çevresinde ve bağlatılı olduğu sokaklarda yer almaktadır. Alışveriş ile ilgili bir hatırlatma; şehirdeki ürün fiyatları biraz yüksektir.  



Montpellier


Şehirde yaklaşık olarak 65.000 öğrenci bulunmaktadır, öğrenim görmektedir. Bu nedenle de bir öğrenci şehridir.

Şehir nüfusunun yaklaşık olarak %40'ı , 30 yaşının altındadır, Montpellier genç bir nüfusa sahiptir.

Şehirde 3 adet üniversite ve çok sayıda kütüphane bulunmaktadır. 



Montpellier


Komedi Meydanında yaptığımız gezinti devam ederken bir yandan da yemek yiyebileceğim bir yerler aramaya başlamıştım.


Montpellier


Meydanın sonuna, diğer bir tarif ile soluna, doğru yürüdüğüm zaman önce büyük havuzu, sonrasında da 20 metre arkasındaki cafe'yi fark ettim.


Montpellier


Avrupa'da yer cafelerin en sevdiğim özellikleri ; çoğunda alkollü içecek bulabilmesidir. En basit anlatımıyla yemekten sonra içilen bir bardak şarap veya soğuk bir biranın keyfi başkadır...   

Montpellier


Fransız sosyalist politikacı Jean Jaures'in heykeli Montpellier'de bulunmaktadır.


Montpellier


Montpellier



 Bakımları yapılan midillileri gördüğüm zaman çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim. 

Fransa Montpellier 2012





21.08.2012 Fransa - Montpellier gezi yazısında yer alan resimler Serdar Meral'e aittir




































15 Mart 2014 Cumartesi

20.08.2012 - BARCELONA / LA SAGRADA FAMILIA


Barcelona'ya gittiğiniz zaman mutlaka ama mutlaka görmeniz gereken muhteşem bir başyapıt var ; 
La Sagrada Familia - Kutsal Aile



Binanın karşına geçip yukarıdan aşağı ve tam tersi istikamette binayı süzdüğünüzde etkilenmemek mümkün değil.
İlk baktığınızda görkeminden etkileniyorsunuz. Binayı incelemeye başladığınızda ise neredeyse santim santim işlenmiş detaylarına ve muhteşem mimarisine hayran kalıyorsunuz.




La Sagrada Familia

1882 tarihinde rahip ve mimar Francisco de Paula del Villar tarafından gotik mimari tasarımı ile yapımına başlanır.
Antoni Gaudi 1883 yılı itibariyle bazilikanın yapımını üstlenir.
1926 tarihinde Gaudi'nin tramvay kazası sonucu ölmesi nedeniyle bazilikanın yapımını tamamlanamamıştır.
1986 yılında tamamlanması için yeniden çalışmalar başlamıştır. Bazilikanın içerisinde Antoni Gaudi'nin mezarı bulunmaktadır.

Kulelerin bulunduğu sağ bölüm Gaudi'nin yaptığı bölümlerdir. Sol bölümde görünen bölümler ise daha sonraki zamanlarda yapılan bölümlerdir. Bu nedenle bölümler arasındaki yorum ve renk farkı belirgin olarak görünmektedir.
Renk farkı oluşmasının nedenin Gaudi'nin kullandığı malzemenin dış etkenler nedeniyle zaman içerisinde kararması olduğu söylenmektedir.


La Sagrada Familia

Bazilikanın yapımı hala devam etmektedir. Bu kadar uzun süre içinde bitirilememesinin farklı nedenleri olarak ; Gaudi'nin karmaşık mimari tarzının günümüze uygulanmaya çalışılması, bazilikanın çizimlerinin 19.yüzyıldan kalmış olması söylenmektedir.

Gaudi'nin vasiyetine göre; bazilikanın yapımında devletin katkısının olmaması gerekmektedir. Yapım masrafları halkın bağışları ile karşılanacaktır.Bu nedenle de yapımı zaman almaktadır.

Bir söylentiye göre de bazilikanın yapımı özellikle bitirilmemektedir. Çünkü her yıl binlerce turist bazilikanın bitmemiş halini görmeye gelmektedir.


La Sagrada Familia

Bazilikanın 3 adet cephesi bulunmaktadır. Doğuş, tutku ve ihtişam. Bu 3 cephenin de inanç, umut ve hayırseverliği simgeleyen  3 adet girişi bulunmaktadır.


La Sagrada Familia

Gaudi'nin planlarına göre 18 adet kule yapılması gerekmektedir. 12 adet kule havariler, 4 adet kule 4 adet incili yazanlar, 1 adet kule Meryem Ana ve son kule de Hz. İsa içindir.
 Hz. İsa için yapılması planlanan kule 170 metre yükseklik ile en büyük kule olacaktır. 

La Sagrada Familia

Planlanan kuleler içerisinde sadece 8 adet kule tamamlanmıştır.


La Sagrada Familia


La Sagrada Familia

Zamanımın kısıtlı olması nedeniyle bazilikanın içini göremedim. Çevresini dolaştığım zaman gördüğüm insan kuyruğu, 1,5 - 2 saat içeriye girmek için beklemem gerekeceğini göstermekteydi.


La Sagrada Familia

Söylentilere göre bazilika inşaatı 2026 yılında, yani Antoni Gaudi'nin ölümünün 100.yılında tamamlanacaktır.

Ayrıntılı bilgi için; 
http://www.sagradafamilia.cat/












10 Mart 2014 Pazartesi

20.08.2012 - BARCELONA / CAMP NOU


Yirmi ağustos tarihi hayatımın en önemli günlerinden biridir. Yıllardır Barcelona'nın maçlarını seyrederim. Son 5 yıldır daha da aktif olmaya çalışan bir taraftarım, Türkiye'deki ismi ile kongre üyeliğini hedefliyorum ama "Ola" dışında bir kelimesini bilmediğim İspanyolca ile nasıl başa çıkabileceğimi bilemiyorum!

Barcelona'nın kendi sahasında oynadığı her maçını seyrettiğimde Camp Nou stadını görmek, muhteşem atmosferi kanlı ve canlı olarak yaşamak istemişimdir. 1 günlük Barcelona seyahatimde de 20 Ağustos gününe uyandığım andan itibaren bu isteğimi gerçekleştirmeyi düşünüyordum.

Muhteşem La Sagrada Familia kilisesi ziyareti sonrasında Camp Nou ziyaretimi gerçekleştirmek için harekete geçtim. Rehberimiz Bora Bey'den en kısa sürede nereden ve nasıl gidebileceğim konusunda yardım aldım.
İlk hedefimi belirledim ; Plaça de Catalunya - Katalunya Meydanı.

 
Plaça de Catalunya - Katalunya Meydanı, Barcelona'nın en işlek meydanı olarak bilinen bir alan. Benin gördüğüm zaman da cıvıl cıvıldı ve kalabalıktı. Günün her saatinde işlek olan meydan, çeşmeleri ve heykelleri ile de ünlüdür. Ulaşım yönünden çok rahattır, ayrıca meydandan ünlü caddelere de kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Benim Camp Nou'ye ulaştığım gibi...



 
Katalunya Meydanında taksiye bindim. Hedefime bu kadar yaklaşmış iken metro, otobüs v.s. ile zaman kaybetmek istemiyorum. Yaklaşık olarak 10-11 dakika süren yolculuğumuzda 50-55 yaşlarındaki, gür beyaz bıyıklı taksici ile sohbet ettik. Özet olarak bu ilginin kaynağını sordu, ben de içimdeki Barcelona aşkının bambaşka olduğunu ilettim. 
  
 
 
 
 
 
Liglerin bitmiş olması nedeniyle stadı görmek dışında bir aksiyon yapamayacağım. Store'dan alacağım forma ve diğer aksesuarlar için sabırsızlanıyorum.

Alışveriş sonrasında stadı, çevresini, açık ise müzesini gezmeye karar verdim. Gişeden stat turu için bilet alacağım sırada aynı akşam yapılacak olan özel maçın ilanını gördüm. O anda yaşadığım mutluluğu anlatamam. Hemen hızlı adımlarla diğer gişeye gittim ve Sampdoria maçı için biletimi aldım.


 
Bir taraftarsanız ve takımınızın maçına gidecekseniz her zaman "ben buradayım" diyebilmelisiniz.
Senin maçı seyreden diğerlerinden bir farkın olmalı, taraftarlığını önce görsel olarak belli etmelisin.
Bunu da en iyi şekilde takımızın bir atkısı, beresi, forması v.b. ile tribünde yerinizi alarak gösterirsin.
 
Ben de buradayım dedim ve stat alanında bulunan mağazaya gittim.

 
Mağazanın içi abartmadan yazıyorum insanlarla doluydu. İnanın böyle bir manzara ile karşılaşacağımı zannetmiyordum. Çocuklar, her yer çocuk dolu ve sesleriyle mağazanın içini öyle bir dolduruyorlar ki...
 
Uzak doğulusu, kara tenlisi, sarışını, hangi ülkelerden olduklarını tek tek sıralayamam ama çok güzel bir tabloydu. Aldıkları formalarını hemen giymişler, forma sırtlarına da hemen kendi isimlerini yazdırmışlar. Ürünlerin üzerine belirli bir ücret karşılığı hemen isim yazdırabiliyorsunuz.
Ben kendime hayranı olduğum Andres Iniesta'nın 8 numaralı formasını aldım.
 
Mağaza içinde yüzlerce çeşit aksesuar ve giyim ürünleri var. Bütçenize göre bir ürün mutlaka bulursunuz ama inanın özellikle giyim ürünlerinin hepsinden almak istiyorsunuz.
 
Bütçeyi özellikle belirtmek istedim. Avrupa ülkelerinde alışverişler yaparken dikkat etmekte yara var. Ürünler Euro olarak satılıyor ve Tl ile aralarındaki kur farkı malum. 
 
 
 
 
Türkiye'de Nou Camp olarak telaffuz edilen Camp Nou veya resmi olarak Estadi Del Futbol Club Barcelona.
 
 
Yaklaşım olarak 100 Bin kişilik kapasitesi ile Avrupa'nın en büyük stadıdır. 1954 yılında yapımına başlanmış,1957 yılında açılmıştır.

 
Stat çevresinde 102 adet kapı bulunmaktadır. Üşenmedim ve çevresini dolaştım

 
Barcelona'da uzun yıllar forma giymiş efsane oyunculardan Ladislau Kubala'nın  stat alanında heykeli bulunmaktadır.
Oyuncu futbol kariyeri boyunca 3 ülkenin - Çekoslavakya, Macaristan, İspanya- formasını giymiş.



 



 

 

 
Maç için giriş yapacağım stat kapısının numarası 34 yani İstanbul plaka numarası. Saat 20:00 itibariyle kapılar açıldı ve deyim yerindeyse stadın tepe noktasına tırmanmaya başladım.
 
 
 
 
Camp Nou o kadar yüksek ki tepe noktasından şehrin bir bölümünü görebilirsiniz.

 

 
 
Sizleri neler mutlu eder bilemem ama bu resim ve daha fazlası, hatırladıkça heyecanlandığım hayat kareleri...paylaştığım için mutluyum... yenilmeseydik daha mutlu olacaktım...
 
 
 
 
 
 

7 Mart 2014 Cuma

20.08.2012 - BARCELONA / MUSEU NATIONAL D'ART DE CATALUNYA

 
Montjuic Tepesi üzerinden Barcelona'yı seyretmek güzeldi. Otobüs ile şehir merkezine doğru yolculuğumuza başladık. İlk olarak ziyaret edeceğimiz yer Katalunya Ulusal Sanat Müzesi.
 
 

 
Pazartesi günü olması nedeniyle müzeyi ziyaret etmek mümkün olamadı. Ziyaret sonrasında müzenin internet sayfasını incelediğimde, keşke görebilseydim pişmanlığını yaşadım.
 
Detaylı bilgi için;
 



   


 
MNAC, görkemli yapısı ve detaylarında gizlenen güzelliği ile etkilendiğim mimari eserlerden biri olmuştur.
 
  
 
 
 
 
MNAC merdivenlerinden şehri seyretmek güzeldi. Güneşli ama sıcak olmayan bir ağustos gününde, sessiz bir ortamda bulunmak ve temiz bir havada manzaranın keyfini çıkartmak...
 
 
 
 
 
MNAC merdivenlerinden bakıldığında Torres Venecianes - Venedik Kuleleri ve Las Arenas - Arena
ilk olarak göze çarpan binalardandır.
 
Venedik Kulelerine çıkmanız zaman zaman mümkün olabilir. 47 metre yükseklikten şehri seyretmek keyifli olacaktır.
 
Arenayı sadece gezmek için fırsat yaratmak gerekiyor. 2012 yılından itibaren boğa güreşlerinin yapılması yasaklanmıştır. 
  
 
Orada, bir tepe var uzakta. O tepe üzerinde radyo istasyonu ve kilise bulunmaktadır.